admin - Wilco Group - Wilco İnsan Kaynakları ve Hizmet A.Ş.
ekonomist.com.tr’da Yayınlanan Haberimiz…

Author: admin

ekonomist.com.tr’da Yayınlanan Haberimiz…

ekonomist.com.tr’da Yayınlanan Haberimiz…

İngiltere’de şirket almaya hazırlanıyor

Banka şubelerinden ATM’lere, metrobüslerden kamu kuruluşlarına kadar Türkiye genelinde 14 bin noktada endüstriyel temizlik hizmeti veren Wilco Grup, yurt dışına açılıyor. Wilco Group CEO’su Mehmet Avcı, “2025’te İngiltere’de bir şirket alarak Körfez ülkelerine açılacağız” diyor.

Pandemi ile birlikte tüm dünyada kent temizliği ve kişisel hijyenin önemi giderek arttı. Van’da 1991 yılında temelleri atılan Wilco Group da bu alanda kurumsal hizmet veren şirketlerden biri olarak Türkiye’de endüstriyel temizlik sektöründe faaliyet gösteriyor. Grup ofis temizliği, toplu taşıma araçları temizliği, alışveriş merkezi temizliği, hastane temizliği ve hijyeni, okul temizliği, katı atıkların toplanması, geri dönüştürülmesinin sağlanması ve açık alanların genel temizliği konusunda hizmet veriyor.

29 Eylül-12 Ekim tarihli sayıdan

2023 yılında 850 milyon TL olan cirolarını 2024 sonu itibarıyla 1,5 milyar TL’ye çıkarmaya hazırlandıklarını kaydeden şirketin ikinci nesil patronu Wilco Group CEO’su Mehmet Avcı, “Yeni dönemde hedefimizde dünyaya açılmak var. Bunun için İngiltere’de bir şirket satın almak için görüşüyoruz. Bu şirketle öncelikle Körfez ülkelerinde endüstriyel temizlik pazarına gireceğiz” diye konuşuyor.

14 BİN NOKTADA TEMİZLİK

Grup Türkiye’nin 81 ilinde aralarında banka şubeleri, ATM’ler, İstanbul’da metrobüs ve İzmir’de İZBAN gibi toplu taşıma sistemlerinden üniversiteler ve kamu kuruluşlarına uzanan 14 bin noktada hizmet veriyor. 5 binin üzerinde çalışan sahip olduklarını dile getiren Mehmet Avcı, “Bugüne kadar Mercedez Benz, Koç Holding, Ziraat Bankası, Karsan gibi köklü ve güvenilir firmalarla çalıştık. Yapı Kredi’nin tüm şube, ATM ve bölge müdürlüklerinin, Ziraat Bankası’nın 900, Denizbank’ın 720 şubesinin temizliğini biz yapıyoruz” diye konuşuyor.

PAZAR 245 MİLYAR DOLAR

Son dönemde günde 1,5 milyon kişinin kullandığı İstanbul metrobüslerinin temizlik ve yakıt ikmalinden de sorumlu olduklarını, İzmir’de ise yılda 90 milyon kişinin kullandığı İZBAN raylı sistemlerinin tüm istasyon ve vagon temizliklerini üstlendiklerini anlatan Avcı, “Yüzde 100 yerli sermaye olarak yeni dönemde hedefimiz elde ettiğimiz tecrübelerle dünyaya açılmak. Bu konudaki ilk hedefimiz de İngiltere ve Körfez ülkeleri olacak” diyor.

Küresel endüstriyel temizlik pazarının 245 milyar dolarlık büyüklüğe ulaştığını, Türkiye’nin ise bu pazardan yaklaşık 2,5 milyar dolarlık pay aldığını belirten Mehmet Avcı, “Küresel pazarın 2030’a kadar yüzde 10’a yakın büyümesi bekleniyor. Biz de dünyada iddiamızı ortaya koymaya hazırlanıyoruz” şeklinde konuşuyor.

“Hijyen Teknik Üniversitesi kurulmalı”
Türkiye’de endüstriyel temizlik alanındaki en önemli sorunun ülkedeki ‘hijyen mühendisi’ eksikliği olduğunu dile getiren Mehmet Avcı, şunları dille getiriyor: “Pandemiden sonra çok daha kritik bir sektör haline gelen endüstriyel temizlik alanında maalesef ciddi bir mühendis açığımız var. Bu konuda bilimsel eğitim veren tek bir kuruluşumuz yok. Şu anda ne yazık ki Türkiye’de hijyen denetimini gıda mühendisleri üstleniyor. Oysa bir an önce Almanya’daki gibi, 80 milyonluk Türkiye’de de Hijyen Teknik Üniversitesi açılmalı. Hızla sektörümüze mühendis yetiştirmeliyiz. Bu konuda YÖK ile, eğitim kurumlarıyla elimizden geldiğince görüşmeye, sektörün ihtiyacını anlatmaya çalışıyoruz.”

https://www.ekonomist.com.tr/makale/ingiltere-de-sirket-almaya-hazirlaniyor-53600

Our News Published on Ekonomimanset.com…

Our News Published on Ekonomimanset.com…

Dünyanın ortası Türkiye

Dostluk Grubu kurucularından, WILCO Group CEO’su TÜSİAD üyesi Mehmet Avcı, yönetim ve ofis hayatı ile ilgili yazılarıyla ekonomimanset.com’da…

Hunlar döneminde, Türk kağanları, otağlarının kapılarını Doğu’ya yani güneşin doğduğu yöne açarlardı. Gün ağarmaya başlayınca, dışarıya adımlarını atar, kuru bozkırdan esip gelen rüzgara karşı gözlerini kısarak, güneşe bakar, hatta ona karşı ibadet ederlerdi. Çünkü güneş onlar için koruyucu ve ebedi bir varlıktı. Günü başlatan, toprağı ısıtan, canlılara hayat veren ve ışığını Tanrı’dan alan bir güç. Bu anlamda kutsi bir anlam ifade ediyordu.

Modern dünyada güneşin doğduğu yer kadar güneşin battığı yer de çok önemli. Biliyoruz ki bizim ufkumuzda batan güneş, başka coğraflarda başka toplumların ufkunda yeniden doğuyor. Çünkü dünyanın artık kendi yaşadığımız coğrafyadan daha büyük, bütüncül ve çok boyutlu bir alan olduğunun bilincindeyiz.

Nitekim tarihsel süreç, modern-jeopolitik bilince sahip insan için Doğu ve Batı’yı, yön ifade eden basit sözcükler olarak değil, aksine son derece güçlü, ideolojik anlamlara sahip kavramlar haline getirdi. Tabi birbirinden çok farklı bir Doğu ve Batı tarifi gelişti. Hatta toplumlara bu anlamda bir seçim yapmaları gerektiğini önerenler de oluyor. Ancak post-dijital dünya, tek bir ülkeye, tek bir coğrafyaya ya da tek bir ideolojik bloga tümüyle bağlı, diğerlerine tümüyle kapalı monogamik türde uluslararası ilişkileri değil, poligamik ilişkiler kurmayı gerektiriyor artık. Bu anlamda devletler, evrensel hukuk ve demokrasi ilkelerini esas aldıkları sürece, stratejik olarak aynı anda Doğu’da Batı’da yer alabilirler.  

Günümüzün çok kutuplu dünyasında Doğu’dan yükselen çok büyük bir ekonomik güç var; Çin. Batı’da ise Avrupa ve Amerika’dan oluşan ayrı bir ekonomik güç duruyor. Ve bir de yukarıya, kuzeye bakmak gerekiyor. Orada da Rusya yer alıyor. Her bir kutup arasında ekonomik ve siyasi bir rekabet var. Bir de bölgesel güçler ve onlar arasındaki ittifaklar, çatışmalar ve rekabet var tabi ki. 

Böyle bir jeopolitik harita içinde, her ekomomik gücün dünyaya vermeye çalıştığı siyasi bir renk, kültürel bir ton var. Böylece her bir blog, dünyayı kendi çizgilerinde dönüştürmeye çalışıyor. Ancak belli maksatlarla hareket eden bütün bu yönlendirici aktörlerin yanı sıra, dünyanın bir de kendi doğal değişim dinamikleri var. Hatta bu doğal dinamikler, bazen tüm bu kurgusal hesapların önüne geçiyor ve kendi oyununu kurabiliyor.

ÇATIŞARAK DEĞİL İŞ BİRLİĞİ YAPARAK REKABET

Küresel Isınma’nın yol açtığı doğal felaketler ve Covid gibi sorunlar işte bu türden doğal dinamikler. Eşitsizliğin korkunç boyutlarda olduğu dünyada, bu sorunlar nedeniyle ülkeler bir bakıma eşitlendi. Dolayısıyla bu eşitlenme onları, kalıpların dışında çıkmaya ve o kalıpların dışında düşünmeye zorladı. Brezilya’da covid devam ettikçe, Amerika’nın aşı ve tedaviye erişim imkanları açısından kendini covid sorunundan tümüyle soyutlayabilmesi ve güvende hissetmesi mümkün değil. Yine Avrupa Birliği ülkeleri karbon salınımını önleyici tedbirler alabilirler, ancak Afrika ülkeleri bu tedbirleri almıyorsa, AB’nin tek başına hareket etmesi, iklim değişikliği kaynaklı felaketleri engelleyemeyecek.

Bütün bu ortak tecrübelerin ardından, Dünyanın son bir kaç yılda kendine çıkardığı çok önemli bir ders var, o da şu: sürdürülebilir bir dünya için devletler, birlikte hareket etmeli. Ülkelerin gerçek bir dönüşüm yarabilmeleri için birbirlerine ihtiyaçları var. Ekonomik ve siyasi rakabeti kavga ederek değil, işbirliği yaparak devam ettirmeleri gerekiyor. Kulağa 1900’lerin enternasyonalizm kavramını çağrıştıran bir gelişme bu. 

YOKSULLUK PEK ÇOK SORUNUN KAYNAĞI ZENGİNLİK İSE PEK ÇOK SORUNUN ÇÖZÜMÜ

Global Isınma, bölgesel çatışmalar, terörizm, fiziki ve mental sağlık sorunları ve ekonomik zorlukların ağır gölgesi dünyanın üzerindeyken, toplumlar, daha konforlu bir yaşam için kendi devletlerden daha fazla zenginlik talebinde bulunuyorlar. Bireylerin, insan onuruna yakışan bir hayat talep etmelerinden daha doğal bir şey olamaz. Bunu elbette anlamalı ve bu konuda neler yapılabileceği üzerinde düşünmeliyiz.

Yoksulluğun pek çok sorunun kaynağı ve zenginliğin de pek çok sorunun çözümü olduğunun hepimiz farkındayız. O halde dünyanın ekonomik anlamda daha doğru yapılandırılması ve yaşadığımız iç ve dış çalkantıların çözülmesi için zenginlik şart.Tabi eşit gelir dağılımına dayalı bir zenginleşmeden söz ediyorum ben.

Peki bu durumda Türkiye kendi ekonomik imkanlarını ya da seviyesini nasıl ilerletip bunu stabil hale getirecek? Kültürel olarak kendini nasıl konumlandıracak? Dünya ülkeleri içinde nasıl bir rol oynayacak? Hangi konularda öncülük yapacak? Kimlere neden ilham verecek? Şu içinde bulunduğunuz makalenin gücü elbette bu soruların yanıtını vermeye yetmez. Ancak Hacı Bektaş Veli’nin ‘Ara Bul’ sözündeki gibi bu soruların cevabını kollektif olarak arayıp, bulmaya ve düşünmeye çalışmanın da hiç bir zararı yok.

TÜRKİYE’NİN ADAPTASYON KABİLİYETİ

Konumlandırma bakımından Türkiye’nin iki önemli kabiliyetini bilmekte yarar var: Birincisi, Doğu ve Batı medeniyetleri arasında kültürel ve ekonomik bir köprü olması yani jeopolitik gücü. İkincisi ise adaptasyon gücü. Bu iki rasyonel faktörü, doğru hayallere dayalı planlar ve iyi uygulanan projeler üzerine oturttuğunuz vakit, Türkiye’nin, Doğu’yu Batı’ya bağlayan ticari ve kültürel bir hub olmaması için hiç bir sebep kalmayacak. Uluslarası finansı, ticareti, kalifiye insan kapitalini, sanatçıyı çeken ve creative girişimlere elverişli bir Türkiye, itibar olarak dünyanın tam ortasına yerleşecektir.

Bu anlamda dünyada, şehir bazlı olarak öne çıkan global hubların kriterlerinin ne olduğuna bakmak bizim için yol gösterici olacaktır. Örneğin Lonra merkezli Z/Yen Group, düzenli olarak Global Finans Merkezleri İndeksi’ni yayımlıyor (Global Financial Centers Index-GFCI). Bu İndekste, genellikle New York ve Londra gibi iki şehir en tepede yer alıyor. 24 Eylül 2021’de 30.’su yayımlanan İndeksin yeni versiyonunda, Londra’yı Singapur, San Fransisko, Şangay, Los Angeles, Pekin,Tokyo, Paris ve Şikago takip ediyor.

GLOBAL FİNANSAL MERKEZLERİ LİSTESİNDE İSTANBUL 61. SIRADA

Bu listede ne yazık ki İstanbul 61. sırada yer alıyor.

İndeksteki 126 finansal merkez tizlikli inceleniyor. 100’ün üzerinde faktöre bakılıyor ve bu faktörlerle ilgili veriler Dünya Bankası, Economist İntelligence Unit ve Birleşmiş Milletler gibi güvenilir kurumlardan sağlanıyor. Ayrıca Global şirketlerin üst düzey yöneticileriyle yapılan anketler var. Hatta bazılarıyla yüzyüze görüşmeler yapılarak bilgi alınıyor. Liste hazırlanırken, finansal ve ekonomik göstergeler çok büyük bir önem taşıyor ama bunun dışında sosyal, kültürel ve politik faktörlerin de derecelendirme yapılırken çok büyük bir önemi olduğunu görüyoruz. Örneğin o kentin yabancılara ve yabancı kültüre ne kadar açık olduğu, kültürel ve sanatsal aktivitelerinin zenginliği ve eğlence hayatındaki çeşitliliğe kadar çok farklı unsurlara bakılıyor.  

SİNGAPUR YETENEK HAVUZU

2021 İndeksine çerçevesinde hazırlanan raporda, Singapur’un bir yetenek havuzu olarak görülmesi dikkat çekici. Bunun sebebi olarak da dünya klasmanındaki beş üniversitenin ülke vatandaşlarına ücretsiz eğitim vermesi görülüyor. Ayrıca öğrencilere verilen burslar da başka bir etken. Bir başka faktör maaşlar ve ücretli tatil koşulları

İndex hazırlanırken o şehrin ve ülkenin genel olarak iş yapmak için nasıl bir ortam olduğuna bakılıyor. Politik ortam nasıl? Bu anlamda bir istikrar var mı? Hukuksal yapı nasıl ve evrensel standartlarda işletiliyor mu? Kurumların yapısını ve hareketlerini düzenleyen kurallar yeterli mi ve uygulanıyor mu? Makroekonomik durum nasıl? Vergilendirme nasıl işliyor? Rekabet konusunda avantaj ve dezavantajlar neler?

ŞEHİRLERİN İTİBAR KARNESİ

İkinci ana başlık ise İnsan Kaynağı. Yeterli sayıda yetişmiş kalifiye işgücü var mı? İnsan eğitimi ne durumda? Bireyler için genel hayat kalitesinin düzeyi nedir? Çalışma hayatı nasıl? Ücretler nasıl? Çalışanların hakları konusundaki durum nasıl?

Bir diğer temel kategori ise altyapı. Ulaşım ve iletişim altyapısı ne durumda ve bu alanda sürdürülebilir ilerleme söz konusu mu. Başka bir temel kategoride ise sadece finansal göstergelere bakılıyor. Son olarak şehirlerin itibarına bakılıyor. Bir marka olarak dışarıdan nasıl görünüyor? Nasıl bir karnesi var? İnovasyon ortamı nasıl? Kültürel çeşitliliğe sahip mi? Yabancılara açık mı? Diğer şehirlerden üstünlük sağlayabileceği rekabet avantajları neler?

Dolayısıyla bütün bu kategorilerde en iyi olan şehirler ve ülkeler, dünyadaki finansın çekim merkezi oluyor. Yatırımcılar bu şehirlere yöneliyor. Oralarda kendilerini rahat, güvende ve verimli hissediyorlar. Dolayısıyla bu da o şehirlerin daha fazla zenginleşmesine neden oluyor. Şehirlerin zenginleşmesi demek  bulundukları ülkenin zenginleşmesi demek. 

Global Finans Merkezleri İndeksi’ne baktığınızda yükselmenin yöntemlerinin sır olmadığını görüyorsunuz. Bu yöntemleri gerektiği gibi uygulayan ülkeler ve şehirler kazanıyor, zenginleşiyor ve öne geçiyor. Bizim binlerce yıllık tarihi boyunca pek çok medeniyete başkentlik yapmış olan

İstanbul gibi bir şehrimiz var. Dünyada iki kıtayı birbirine bağlayan tek şehir. Eğer İstanbul ve genel olarak Türkiye, dünyada medeniyetlerini ticari, kültürel ve siyasi olarak birbirlerine bağlayabilirse, dünyanın tam ortasında yer alan parlak bir yıldız olacaktır. 

https://ekonomimanset.com/dunyanin-ortasi-turkiye

Our News on Turkiyegazetesi.com.tr…

Our News on Turkiyegazetesi.com.tr…

Van’da öğretmen babasının kurduğu temizlik şirketini Wilco Group adıyla ülke genelinde bin 220 noktaya yaymayı başaran genç iş adamı Mehmet Avcı, şimdi gözünü ABD, Japonya ve Dubai’ye dikti. Avcı’nın hayali, Türkiye’den, dünyayı temizleyecek global bir marka çıkarmak.

Cabir Turğut

Girişimcilik, Türk insanının genlerinde var. Kendi işinin patronu olma motivasyonu ile yola çıkan birçok Türk girişimci, inovatif ve farklı işlerde büyük başarılara imza atıyor. Onlardan birisi de Mehmet Avcı… Hikâyesi Van’da başlıyor. İlkokul öğretmeni babasının emekli olduktan sonra okulları temizlemek amacıyla kurduğu şirketi 2004’te İstanbul’a taşıyan Avcı’ya bugün, bütün İETT otobüsleri, devlet tiyatroları ve sayısız şirketin hijyeni emanet. Yakın çevresinden gelen ‘Bu iş tutar mı’ şeklindeki eleştirilere de kulağını tıkayıp, cesur adımlar atan Mehmet Avcı “İlkin okul ve evlere temizlik hizmeti veriyorduk. Memleketimize sığamaz olduk. İstanbul’a yerleşip, 647 otobüsün temizlik görevini üstlendik. Şimdilerde ise vatandaşlarımıza hizmet veren 3 bini aşkın toplu taşıma aracının temiz ve hijyenik hâle gelmesini sağlıyoruz. Devlet tiyatrolarını temizliyoruz. Toplu taşıma temizliğinde dünyanın sayılı beş markası arasına girdik” dedi.

İLK HAMLEYİ IRAK’TA YAPTI
Türkiye sınırlarını aşmak için ilk hamleyi 2011 yılında Irak’ta iş alarak yapan Wilco Gruop CEO’su Mehmet Avcı “Anlaşma sağladığımız bir proje çerçevesinde ülkenin şehir temizliği görevini yapacaktık. İlk yurt dışı deneyimimizdi. Sonra Irak’ta olaylar yaşanınca geri geldik. Kurumsallaşmanın önemini anladık. Global bir marka düzeyine ulaşmak için 2012 yılında Wilco’nun temellerini attık ve 5 kat büyüdük. Mercedes-Benz, Koç, Ziraat Bankası gibi büyük kurumlarla 5 yıllık hizmet anlaşması imzaladık. Van’da başlayan hikayemiz, bugün 65 ilde bin 220 noktada sürüyor. Bizim heyecanımız çok yüksek” diye konuştu.

ABD, SÜRPRİZ OLMAZ
Wilco Group, temizlik malzemeleri alanında uluslararası Arcora markasının da Türkiye temsilciğini üstlenmiş durumda. Özellikle okullardaki mikrop taşıma sıkıntısını çözmek için X-Line projesine başladıklarını belirten Mehmet Avcı “Susuz temizlik sistemi X-Line’i Alman firmanın distribütörlüğünü alarak, Türkiye’ye getirdik. Daha sağlıklı nesiller için ilk adımı okullarda attık. Çocuklarımızın daha hijyen ve steril ortamlarda eğitim görmelerine vesile oluyoruz” şeklinde konuştu. Avcı, sektörde artık 5 yıldızlı standartlara geçen Wilco’nun gelecek dönem içerisinde ABD, Japonya ve Dubai yolculuğunun başlamasının sürpriz olmayacağına dikkat çekti. Avcı, “Orta Doğu’da ticaretin merkezi Dubai, Asya’da Hong Kong ve bir de Amerika… Buralar vitrin olur. Japonya’da da iş yapmayı istiyorum” dedi.

DÖRT BİN KİŞİLİK İSTİHDAM
Hijyen sektörünün sürekli geliştiğinin altını çizen Mehmet Avcı, dolayısıyla AR-GE faaliyetlerine her yıl proje başına 200 bin lira ile 1 milyon lira arasında değişen tutarlarda bütçe ayırdıklarını paylaştı. Avcı, geçtiğimiz yılı 105 milyon lira ciroyla kapattıkları, 2018’de de aynı performansı koruyacakları bilgisini verdi. Her yıl 20 milyon lira tutarında yatırım yaptıklarını ifade eden Avcı, bu sayede 4 bin kişilik dev bir istihdam kadrosu oluşturduklarını kaydetti.

Dostluk grubu kurdu Van’a fabrika açıyor

Wilco Group CEO’su Mehmet Avcı’nın, doğum yeri Van’da fabrika projeleri de var. Girişimcileri bir araya getirerek 25 kişilik ‘dostluk grubu’nu kuran Avcı, sosyal yardımlaşma ve gençlerin iş sahibi olması için önemli görevler yürütüyor. Dostluk grubunun ilk meyvesi Van’da temmuz ayı itibariyle hizmete açılacak tekstil fabrikası olacak. 7 milyon liralık yatırımla devreye alınacak tesiste 500 kişinin istihdam edileceğini açıklayan Avcı “Üyelerimizin yanında devletimizin de teşvik noktasında ciddi katkıları oldu. Biz daha makineleri almadan hükûmet arsayı teslim etmişti. Çift vardiya çalışacak atölyeden İspanya, İtalya ve yanı başımızdaki İran’a tekstil ihracatı yapacağız” dedi. Streç film üretimi ve traktör fabrikası da Avcı ve arkadaşlarının gelecek yıl için planladığı yeni projeler arasında. Aynı zamanda TÜSİAD üyeliğine de layık görülen Mehmet Avcı, iş insanlarını söz konusu teşviklerden yararlanarak, doğu ve güney illerine yatırım yapmaya davet ediyor. 

https://www.turkiyegazetesi.com.tr/ekonomi/562135.aspx

Our News on Gazetevatan.com…

Our News on Gazetevatan.com…

Okullara bundan böyle AB standartlarında hijyenik temizlik geliyor. Ticari temizlik sektörünün en büyük kurumlarından biri olan WilcoGroup, X-Line Okul adlı temizlik sistemiyle, Türkiye’deki Okul Temizliği sektörüne yeni bir boyut katıyor.

İstanbul’da İETT’ye ait toplu taşım araçlarının hijyenik temizliğinin yüzde 70’ini gerçekleştiren, Yurt çapında ise Ziraat Bankası ve Devlet Tiyatroları şubelerinin temizliğini yapan Wilco, okul temizliği için X-Line Okul adlı özel bir sistemi geliştirdi.

WilcoGroup CEO’su Mehmet Avcı, konuya ilişkin olarak yaptığı açıklamada; Türkiye’de okul temizliğinin bilinçsiz yapıldığını ve herhangi bir standardının olmadığını belirterek, şöyle devam etti; ’’Türkiye ileri bir ülke ve biz vatandaşlar her anlamda en iyisini hak ediyoruz. Bu anlamda biz, okul temizliğine bir standart getirmek istedik. Amerika ve Avrupa ülkelerinde okul temizliği nasıl yapılıyor, araştırdık ve uzun erimli bir çalışma sonucunda, X-Line Okul’u geliştirdik.’’

X-Line Okul ‘da, Avrupa Birliği’nin okul temizliği konusundaki standartlarını baz aldıklarını vurgulayan Avcı,bu sistemde renk kodlarına göre malzeme kullandıklarını ve bir okulun her biriminin ayrı renklerde malzemelerletemizlendiğini belirterek ekliyor: ‘’Böylece öğrenciler de veliler de, yapılan temizliği kolaycadenetleyebilecekler. ‘’

Wilco Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı M. Sinan Avcı ise bulaşıcı hastalıkların en rahat yayıldığı alanların, okullar olduğu uyarısında bulunarak şöyle sürdürüyor konuşmasını: ‘’Hem halk sağlığı açısından hem de verimli bir eğitim açısından okul temizliği son derece önemli. Bu nedenle bilimsel yapılması gerekiyor bu nedenle dünya temizlik sektöründeki en son teknolojik gelişmelerin bu alana uygulanması gerekiyor.’’

Çizgi Koleji ile iş birliği

WilcoGroup, Türkiye’deki ilk pilot uygulamayıÇizgi Koleji ile yapıyor. Çizgi Koleji kurucusu UlaşVelioğlu, okullarında eğitimin kalitesi kadar çocuklara sundukları sağlıklı ve hijyenik ortamın da çok önemli olduğunu belirterek şunları söylüyor: ‘’ Biz Çizgi Koleji olarak, tüm Türkiye’de hızla büyüyoruz. Toplam 6 ayrı kampüsümüz var ve bunlara yenileri eklenecek. Öğrencilerimiz, günün önemli bir vaktini okullarımızda harcıyor. Bu nedenle onlara en sağlıklı ve en hijyenik atmosferi sağlamakla yükümlüyüz. Nitekim bu niyetimizden dolayı, WilcoGroupile böylebir iş birliğine girdik. Çocuklarımız Avrupa Standartlarında temizlik yapılan dersliklerde eğitim görsün istedik. Bu tür bir temizlik ve hijyen anlayışı, bizim eğitimimize önemli bir kalite katıyor. Velilerin de üzerinde dikkatle durdukları bir konu temizlik…’’

Ulaş Velioğlu, X-Line Okul temizlik sisteminde temizliğinıslak değil, nemli yapıldığını hatırlatarak,‘’Çünkü Islak temizlik, temizlemekten çok kirletiyor, yani bakterilerin yayılmasını kolaylaştırıyor, nemli temizlikteise bakterilerin taşınması ve çapraz bulaşmanın önüne geçerek yüzde yüz hijyen sağlıyor’’ diyor.

Velioğlu , Çizgi Kolejleri olarak, çalışma hakları konusunda çok titizlendiklerini belirterek şöyle diyor; ‘’X-Line Okul sisteminde bizi en çok cezbeden özelliklerden biri de kullanılan bütün aletlerin ergonomik olması. Yani temizlik çalışanı arkadaşlarımızıfiziken rahatsız etmemesi, yormaması. Zaten özel dizayn edilmiş paspaslar, Almanya’dan getirilen özel makinalarda temizlenip, insan sağlığına zarar vermeyen, çevre dostu temizlik maddeleriyle nemlendiriliyor ve ıslak mendil gibi paketleniyor. Temizlik çalışanları, mikrofiber paspas bezini de diğer silme bezlerini de bir defa kullanıp, temizlemeye gönderiyor. Her bez, türüne göre asla birbirine karıştırılmadan, farklı makinalarda yıkanıp, tekrar kullanıma hazır hale getiriliyor. Gerçekten, her anlamda muhteşem bir sistem.“

https://www.gazetevatan.com/ekonomi/okullara-ab-standartlarinda-hijyenik-temizlik-geliyor-802190

Our News Published on Finansgundem.com…

Our News Published on Finansgundem.com…

Ticari temizlik sektörünün en büyük kurumlarından biri olan Wilco Group, X-Line Okul adlı temizlik sistemiyle, Okul Temizliği sektörüne de giriyor

İstanbul’da İETT’ye ait toplu taşım araçlarının hijyenik temizliğinin yüzde 70’ini gerçekleştiren, Yurt çapında ise Ziraat Bankası ve Devlet Tiyatroları şubelerinin  temizliğini yapan Wilco, okul temizliği için  X-Line Okul adlı özel bir sistemi  geliştirdi.

Wilco Group CEO’su Mehmet Avcı, konuya ilişkin olarak yaptığı açıklamada; Türkiye’de okul temizliğinin bilinçsiz yapıldığını ve herhangi bir standardının olmadığını belirterek, şöyle devam etti;  ’’Biz, okul temizliğine bir standart getirmek istedik. Amerika ve Avrupa  ülkelerinde okul temizliği nasıl yapılıyor, araştırdık ve uzun erimli bir çalışma sonucunda,  X-Line Okul’u geliştirdik.’’

X-Line Okul ‘da, Avrupa Birliği’nin okul temizliği konusundaki standartlarını baz aldıklarını vurgulayan Avcı, bu sistemde renk kodlarına göre malzeme kullandıklarını ve bir okulun her biriminin ayrı renklerde malzemelerle temizlendiğini belirterek ekliyor:  ‘’Böylece öğrenciler de veliler de, yapılan temizliği kolayca denetleyebilecekler. ‘’

Çizgi Koleji ile iş birliği

Wilco Group, Türkiye’deki ilk pilot uygulamayı Çizgi Koleji ile yapıyor. Çizgi Koleji kurucusu Ulaş Velioğlu , okullarında eğitimin kalitesi kadar çocuklara sundukları sağlıklı ve hijyenik ortamın da çok önemli olduğunu belirterek şunları söylüyor: ‘’ Biz Çizgi Koleji olarak, tüm Türkiye’de hızla büyüyoruz. Toplam 6 ayrı kampüsümüz var ve bunlara yenileri eklenecek. Öğrencilerimiz, günün önemli bir vaktini okullarımızda harcıyor. Bu nedenle onlara en sağlıklı ve en hijyenik atmosferi sağlamakla yükümlüyüz. Nitekim bu niyetimizden dolayı,  Wilco Group ile  böyle bir iş birliğine girdik. Çocuklarımız Avrupa Standartlarında temizlik yapılan dersliklerde eğitim görsün istedik. Bu tür bir temizlik ve hijyen anlayışı, bizim eğitimimize önemli bir kalite katıyor. Velilerin de üzerinde dikkatle durdukları bir konu temizlik…’’

Ulaş Velioğlu, X-Line Okul temizlik sisteminde temizliğin ıslak değil, nemli yapıldığını hatırlatarak, ‘’Çünkü  Islak temizlik, temizlemekten çok kirletiyor, yani bakterilerin yayılmasını kolaylaştırıyor, nemli temizlikte ise bakterilerin taşınması ve çapraz bulaşmanın önüne geçerek yüzde yüz hijyen sağlıyor’’ diyor.

Velioğlu , Çizgi Kolejleri  olarak, çalışma hakları konusunda çok titizlendiklerini belirterek şöyle diyor; ‘’X-Line Okul sisteminde bizi en çok cezbeden özelliklerden biri de kullanılan bütün aletlerin ergonomik olması. Yani temizlik çalışanı arkadaşlarımızı fiziken rahatsız etmemesi, yormaması. Zaten özel dizayn edilmiş paspaslar, Almanya’dan getirilen özel makinalarda temizlenip, insan sağlığına zarar vermeyen, çevre dostu temizlik maddeleriyle nemlendiriliyor ve ıslak mendil gibi paketleniyor. Temizlik çalışanları, mikrofiber paspas bezini de diğer silme bezlerini de bir defa  kullanıp, temizlemeye gönderiyor. Her bez, türüne göre asla birbirine karıştırılmadan, farklı makinalarda yıkanıp, tekrar kullanıma hazır hale getiriliyor. Gerçekten, her anlamda muhteşem bir sistem.“    

https://www.finansgundem.com/haber/wilco-group-okul-temizligine-giriyor/445496

Our News on Gazetevatan.com…

Our News on Gazetevatan.com…

Bundan tam 24 yıl önce Vanlı öğretmen Rıfat Avcı tarafından kurulan WilcoGroup, yıllar içinde elde ettiği örnek başarı nedeniyle, üniversitede tez konusu oluyor.

Van Yüzüncü Yıl İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesiİktisat Bölümü Öğrencileri, WilcoGroup’u öncelikle ortak bir dönem projesi olarak ele alacaklar. Bu kapsamda bir araya gelen 7öğrenci ,Yard. Doç. Dr. Şakir İşleyen’in proje danışmanlığı ile işe koyuldular.

Nazlı Sağbalta, Şakir Tekin, Dilan Çakmak, Zafer Argın, Özgür Sarıbulak, Barış Sungur ve Mahmut Dağaç adlı öğrencilerden kurulu araştırma grubu,, Van’dan doğan ve sonradan headquarter’ınıİstanbul’a taşıyan şirketin, Türkiye genelinde gösterdiği olağanüstü başarısından çok etkilendiklerini söylediler.Amerikalılar için nasıl Amerikan rüyası varsa Wilco’nunda taşrada yaşayanlar için gerçek bir Anadolu rüyası olduğunu belirten öğrenciler, sözlerini şöyle sürdürdüler: ‘’Anadolu’dan doğmuş küçük bir şirketin hızla ilerlemesi, büyümesi ve kendini modernize ederek Türkiye’nin en prestijlikurumlarına hizmet verir gelmesi, akademik olarak incelenmesi gereken bir konu. Bizler bu anlamda bu başarını sırrını çözmeye çalışacağız. Wilco, bir aile şirketi olarak nasıl stratejiler izledi, nasılmanagement teknikleri uyguladı ki hızla kurumsallaştı ve şirketi yetkinprofesyönellerin eline teslim etti?İşte bu soruların cevabını çok merak ediyoruz. Çünkü bu cevaplar, büyümek isteyen pek çok şirket içinde yol gösterici olacak.

Öğrencilerin bu çabasından etkilenenWilcoGroup Genel Müdürü Mehmet Avcı, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ni ziyaret ederek, hem öğrencilerle hem de danışmanları olan Doç. Dr. Şakir İşleyen ile görüşmeler yaptı. Avcı, konuya yönelik olarak şu açıklamada bulundu: ‘’Babam yıllar önce ek gelir elde etmek için bir ofis temizlik şirketi olan Van-Tem’i kurdu. O zamanlar çevresindekiler, babamın bu girişimine burun kıvırmıştı. Ancak babam Rıfat Avcı bu işe inandı ve bu sektörün gelecekte çok büyüyeceğini düşündü. Nitekim inancında haklı çıktı. Kamu kurumlarında bu hizmetin özelleşmesi, sektörün büyümesine yol açarken, bizim de önümüzü açtı. Bugün Karsan,Mecedesgibi prestijlifirmalar için endüstriyel temizlik işlemleri yapıyoruz. Ziraat Bankası gibi dev bir kuruluşun Türkiye çapında bütün ofis-tesis temizlik ihtiyaçlarını, işinin ehli olan uzman ekibimizle, biz karşılıyoruz. Saygın bir kurum olan Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’ne personel desteği sağlıyoruz. Dev toplu taşım filolarının hijyenik temizliğini sağlıyoruz ve bu konuda Amerikalılar’dan bile daha iyi olduğumuz konusunda iddialıyız. Çeşitli alanlarda faaliyet yürüten şirketlerin geçici eleman ihtiyaçlarını karşılıyoruz, onlara bordrolama hizmeti veriyoruz. Bina ve tesis yönetimi yapıyoruz. Açık alanların ve bina dış cephelerinin temizliğini yapıyoruz. Katı atıkların toplanması işlemlerini yürütüyoruz.2 bin 500 çalışanımızla toplam 65 ilde faaliyet yürütüyoruz.’’

Genç yönetici Avcı, öğrencilere WilcoGroup ile ilgili çalışmalarını tamamlamaları için her türlü desteği vereceklerini söyledi.

https://www.gazetevatan.com/ekonomi/bu-sirket-universitede-tez-konusu-oldu-755984

Our News Published on Vanekspres.com…

Our News Published on Vanekspres.com…

Vanlı İş Adamından Türkiye’nin 81 İline hizmet…(vanekspres.com)

Wilco Group Genel Müdürü Mehmet Avcı, Türkiye geneli 81 il’de, 2.000 noktada hizmet vererek, ülkemizin en büyük hijyen şirketi olmanın gururunu binlerce çalışanımızla yaşamaktayız, her zaman yenilikçi bir vizyona sahip kurumsal yapısıyla ilerleyişini sürdüren grubumuz; Türkiye’de hizmet verdiği alanlar içinde çok önemli bir konuma gelmiş ve iş yaptığı kurumlar tarafından çalışmaları takdirle bir yapıda olduklarını söyledi. Mehmet Avcı, “Grubumuz Türkiye ve Yurt Dışında Temizlik, Katı Atık Yönetimi, Güvenlik, İnşaat ve Yardımcı Personel hizmetleri vermektedir”, şeklinde konuştu.

Mehmet Avcı: Wilco Group, ofis temizliği, toplu taşım araçları temizliği, AVM temizliği, hastane temizliği, okul temizliği ve katı atıkların toplanması ve açık alanların genel temizliğinde yarım asırlık bir tecrübeye sahip. Bugün, ticari temizlik denildiğinde, Türkiye’de ilk akla gelen birkaç firmadan biridir Wilco Group, kazandığımızı kendi işimize yatırdık. Bu alanda ilerledik ve büyüdük. Bu nedenledir ki Wilco Group’un Hizmet kalitesi ve standartları, istikrarlı biçimde yükseldi. Nitekim bunu, hizmet verdiğimiz kurumlardan da anlayabilirsiniz.

MOBİL BİR YAPIMIZ VAR, KOLAY ADAPTE OLUYORUZ

Wilco Group olarak, Türkiye’nin 81 ilinde müşterilerimize hizmet veriyoruz. Bu bizim için büyük bir avantaj, bizimle çalışmak isteyecek potansiyel müşterilerimiz için de önemli bir avantaj. Dolayısıyla, İstanbul ve Ankara merkezli kurumsal firmalara sağladığımız hizmet kalitesini, Anadolu’nun her iline ve ilçesine rahatlıkla transfer edebiliyoruz. Her yerde şirket örgütlenmesi sağladığımız için ülkenin en uç noktasına bile temizlik hizmeti götürmemiz, bizim için çok kısa bir zaman alıyor. Mobilitemiz sayesinde, kolay adapte oluyoruz. Bu da hizmet kalitemizi yukarıya çeken bir özelliğimiz.

YENİLİKÇİ VE ÜRETKEN BİR KURUMUZ

İşimize yatırım yapıyoruz, Ar-Ge departmanımız ticari temizlikte hizmet, sistem ve ürün kalitesini arttırmak için çalışıyor. Okul temizliği üzerine araştırmalar yapıyor. Yaptığımız araştırmalarda bu konudaki eksiklikleri, tüketicilerin beklentilerini ve görüşlerini tespit ettik ve bu doğrultuda X Line Okul adlı yepyeni bir temizlik sistemi geliştirdik.

TEKNOLOJİYE YATIRIM YAPIYORUZ

Wilco Group, temizlikte, klasik yöntemler ve araçlarıyla yetinen bir kurum değil. En yeni gelişmeleri yakından takip ediyor ve bunları hiç vakit kaybetmeden kendi işimize transfer ediyoruz. Örneğin çalışanlarımızın sağlığı bizim açımızdan çok önemli,bu nedenle, örneğin şu günlerde, ergonomik temizlik araçları üzerinde çalışıyoruz. Ar-Ge ekibimiz, bu konuda sık sık yurt dışına giderek yenilikçi şirketlerle temaslarda bulunuyor. Fuarları çok sık takip ediyoruz. İnsan fiziğini en az yoran, en az fiziki güçle ve kolayca kullanılabilen temizlik teçhizatlarını araştırıyoruz.

Yine hijyen konusunda, nano teknoloji ile üretilmiş, insan sağlığına zarar vermeyen, daha kalıcı ve koruyucu temizlik maddelerini araştırıyoruz. Çok kullanımlı, kalabalık mekanlarda, uzun süreli ortam sterilizasyonunu sağlayan bu maddeleri kullanmak, maliyetli. Ancak bunu yapmak hem bizim rekabet gücümüzü arttırıyor, hem de kurumsal saygınlığımıza güç katıyor.

Mehmet Avcı: Temizlik sektörünün yıldızlarından biri olan Wilco Group, sürekli büyümeyi hedef alan bir kurum. Hızlı değil, yeterli ve sağlıklı büyümeden yanayız. Yatırımlarımızı temizlik ile bağlantılı alanlarda yapmak istiyoruz. Gelişmiş ülkelere de iş yapma gibi bir hayalimiz var. Bu nedenle çok stratejik adımlar atıyor ve global firmalarda olduğu gibi kurumsal bir yapıya sahip, olduklarını belirtti.

https://www.vanekspres.com/gundem/vanli-is-adamindan-turkiye-nin-81-iline-hizmet-h11806.html